İsmet Gülseven'in kaleminden çıkan 'Divit Gibi Hat Sanatı Hatıraları', hat sanatının inceliklerini, derinliğini ve bu sanatla yoğrulmuş bir ömrün izlerini okuyucuya sunan kapsamlı bir eserdir. Kitap, sadece hat sanatının teknik detaylarına değil, aynı zamanda bu kadim sanatın icracılarının ruh dünyalarına, yaşadıkları zorluklara ve bu zorlukların üstesinden gelme mücadelelerine de ışık tutmaktadır. Gülseven, hat sanatının tarihi serüvenini, farklı ekollerini ve her bir hattatın kendine özgü yorumunu ustaca harmanlayarak okuyucuya bir zaman yolculuğu yaşatmaktadır. Kitapta yer alan hat örnekleri, sadece estetik bir zevk sunmakla kalmayıp, aynı zamanda metinlerin anlam derinliğini ve hattatın yorum gücünü de gözler önüne sermektedir. Özellikle divit kullanımı, mürekkep hazırlama süreçleri, kağıt seçimi gibi praktik detaylar, konuya ilgi duyanlar için adeta bir başucu rehberi niteliğindedir. Temel olarak kitap, hat sanatının sadece bir yazı biçimi olmadığını, aynı zamanda bir düşünce biçimi, bir yaşam felsefesi ve manevi bir yolculuk olduğunu vurgular. Gülseven, her bir harfin, her bir noktanın ardında yatan derin anlamları ve ilahi güzelliği okuyucuya hissettirmeyi hedefler. Hedef kitle açısından bakıldığında, kitap hem hat sanatına yeni başlayanlar için bir giriş niteliği taşır hem de bu alanda uzmanlaşmış hattatlar ve sanat tarihçileri için değerli bir kaynak oluşturur. Ayrıca, geleneksel Türk sanatlarına ilgi duyan genel okuyucu kitlesi de kitaptan büyük keyif alacaktır. Benzer eserler arasında, hat sanatı üzerine yazılmış diğer biyografik çalışmalar ve sanat tarihi kitapları sayılabilir. Ancak 'Divit Gibi Hat Sanatı Hatıraları', samimi üslubu, kişisel deneyimlerin aktarımı ve hat sanatının manevi boyutuna yaptığı vurguyla öne çıkmaktadır.

İsmet Gülseven, Türk hat sanatı dünyasında önemli bir yere sahip olan, hem bir icracı hem de bir yazar olarak tanınan değerli bir sanatçıdır. 'Divit Gibi Hat Sanatı Hatıraları' adlı eseriyle okuyucuların karşısına çıkan Gülseven, uzun yıllara dayanan hat sanatı tecrübesini ve bu alandaki birikimini samimi bir dille aktarmayı başarmıştır. Sanatçı, hat sanatına olan tutkusunu ve bu yolda karşılaştığı ilginç anıları, karşılaştığı ustaları ve kendi gelişim sürecini okuyucuyla paylaşırken, adeta bir geleneğin taşıyıcısı rolünü üstlenir. Gülseven'in üslubu, akademik bir dilin ötesinde, kişisel deneyimlerin ve duyguların da ön plana çıktığı sıcak ve akıcı bir anlatıma sahiptir. Bu yaklaşım, okuyucunun sanatçının dünyasına kolayca girmesini ve hat sanatının sadece estetik bir kaygıdan ibaret olmadığını, aynı zamanda derin bir maneviyat ve sabır gerektiren bir yolculuk olduğunu anlamasını sağlar. Sanatçının özellikle divit kullanımı, mürekkep hazırlama teknikleri ve hat icrasındaki inceliklere dair verdiği detaylar, hat sanatına ilgi duyanlar için paha biçilmez bilgiler sunmaktadır. İsmet Gülseven'in hat sanatı alanındaki önemi, sadece kendi eserleriyle sınırlı kalmayıp, aynı zamanda genç nesillere bu sanatı aktarma ve sevdirmme çabalarında da görülmektedir. Dönem olarak, geleneksel sanatların modern dünyada yeniden canlandığı ve değer gördüğü bir süreçte eser veren Gülseven, bu mirası gelecek nesillere aktarma misyonunu da üstlenmiştir. Sanatçının bu alandaki çalışmaları ve katkıları, Türk sanat tarihi açısından da önemli bir yere sahiptir ve hat sanatının yaşayan bir gelenek olarak varlığını sürdürmesine katkıda bulunmaktadır.